Liberal Analiz: Mevcut Rejimden ve Rejimin Muhalefetinden Adalet Beklemek

Liberal Parti Genel Başkan Yardımcısı Mete Ayhan: Mevcut Rejimden ve Rejimin Muhalefetinden Adalet Beklemek

Son 10 yıldır ülkede adalet, rejimin araçsallaştırdığı bir modelle çok yara aldı ve kan kaybetti. Bana göre öldü. Hukuk ve yargı, rejimin emrinde veya bir rant aracı ya da bir kıyım aracı haline geldi.
Toplumun nabzını düşürmek amaçlı, arka kapı diplomasisiyle ve karşılıklı politik anlaşmalarla arada bir verilen tahliye ve beraat kararları insanımızda her ne kadar daha önünü iliklememiş hakimler var algısı yaratsa da, sonrasında kararın bir üst mahkemeden bozulması veya beraat verilen suç isnadının aynısının başka bir mahkemede başka bir şahsa ceza olarak verilmesi mecburen akla bu beraatte bir iş var dedirtiyor.
Siyasi davalarda özellikle bunları yaşıyoruz.
Sistemin adaleti ve sistemin muhalefetinin yanlı ve değişken tavırları ülkede bu iktidar ve muhalefet partileriyle adaletin gelmeyeceğini bana öğretti.
Kitlesel soykırıma maruz kalmış insanlara mücadelede öncülük yapanların atladığı husus : Bu saatten sonra mevcut rejimden ve rejimin muhalefetinden adalet beklemek rejimi meşrulaştırır ve iktidarı aklar.
Tabiki süreç çok yıpratıcı. Dayanacak takat kalmadı. Herkesin kendince lanet olsun dediği noktalar var. Konuya siyasi değil insani boyutlarda bakın diyen ezilenlerin ezenden adalet beklemesi olağan.
‘Köyün ağası bu ne yapalım değişmiyor ” algısı bu noktaya gelmeye neden oldu. Ama bence biraz daha sabır gerekliydi.
Çünkü sokakta lanet okunan bir iktidar var ve bir daha seçilemeyeceğinin farkında.
Ana Muhalefet gelse ne olur baksana diyeceksiniz.
Haklısınız. Lakin kaçırdığımız nokta şu. Ana Muhalefet gelse mevcut rejimin aynısını devam ettirmek istese halktan dayak yer.
Biraz demokrasi ve òzgürlükler ile sokaklarda protestolar rahatlar.
Nereye gelmek istiyorum?
Kitlesel sorunlar kitlesel siyasi kararlılıkla çözülür.
Evet davalar siyasidir.Çözümde siyasi olacaktır. Lakin siyaset yapılmadığı taktirde masaya oturamazsınız.
Oy potansiyeli yani nitelikten çok niceliğin değerli olduğu bir dönemden geçiyoruz.
Parti birlikteliği sağlanmadıkça çözümü unutun. İttifaklar partilerle yapılır.
Yoksa sadece kullanılırız. Seçimden seçime hatırlanırız.
Siyaset yapmak zorundayız.
Parti kurmak zorundayız.
Memuriyete geri dönmek değil ülkeyi yönetmede söz sahibi olma kartını kullanmazsanız 20 yıl daha twit atmaya imza toplamaya devam edilir.
Tam bir kırılma noktasındayız. Adaletsizliğe neden olanlardan adalet beklenmez. Çünkü rejimin ayakta kalması için adil olmaması lazım. Olsa olsa adı af olur. Oysa af dileyecek olan iktidardır. Af dileyecek olan Ana Muhalefet ve diğer Muhalefet partileridir. Biz bu kadar zulme ortak olduk sessiz kaldık özür dileriz diyecek olanlar onlardır.

Adil bir şekilde hesaplaşmadan helalleşme olmaz.
Haklıysan hakkını alırsın!
Tek yürek, tek bilek olarak alırsın!
Almasını bilirsen tabi.
Ya istiklal ya izmihlal!