Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, yeni anayasa tartışmalarına dair önemli açıklamalarda bulundu. Uçum, Türkiye’nin anayasa tarihindeki birikimlerin korunarak, 2023 ruhuna uygun, sivil, demokratik ve özgürlükçü bir anayasa hazırlanması gerektiğini vurguladı. 1921 ve 1924 Anayasaları’nın Kurtuluş ve Kuruluş sürecindeki önemine değinen Uçum, darbe ürünü anayasalardan esinlenmenin doğru olmayacağını belirtti. Yeni anayasanın, Cumhuriyet’in temel ilkelerine dayalı olarak, halkın iradesini güçlendirecek ve demokratik yapıyı pekiştirecek bir içerikle hazırlanması gerektiğini ifade etti. Geleceği kucaklayan bu anayasa, Cumhuriyet’in yüzüncü yılına anlamlı bir katkı sunacak ve Türkiye’nin 2053 ve 2071 vizyonlarına uygun olacak.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, Türkiye’nin yeni anayasa sürecine dair önemli açıklamalarda bulundu. Uçum, anayasa tarihine yapılan göndermelerle, Cumhuriyet’in yüzüncü yılına yakışan bir anayasa için doğru yaklaşımın gerekliliğini vurguladı.
Uçum, Türkiye’nin anayasa tarihindeki temel metinlerin her biriyle güçlü bir birikime sahip olduğunu belirtti. 1921 ve 1924 Anayasaları’nın Kurtuluş ve Kuruluş süreçlerindeki misyonunu takdir ederken, darbe ürünü 1961 ve 1982 Anayasaları’nın tarihsel olumsuz etkilerine de dikkat çekti. Ancak, Cumhuriyet’in yüzüncü yılına yaklaşırken, geçmişteki anayasal birikimin geleceğe taşınmasının yeterli olmayacağına işaret etti.
Yeni Anayasa: Cumhuriyetin İlkelerine ve Kazanımlarına Sadık
Yeni anayasa sürecinin, tarihsel birikimden beslenen ama ona takılı kalmayan bir anlayışla ele alınması gerektiğini belirten Uçum, yeni anayasanın Cumhuriyet’in kurucu ilkelerine dayanması gerektiğini ifade etti. Bu ilkeler arasında Cumhuriyet, Üniter Yapı, Laiklik, Hukuk Devleti, Demokrasi ve Başkanlık Sistemi yer alırken, bu kazanımların yeni anayasa ile güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Uçum, “Yeni anayasa, tüm kurucu ilkelerimizi ve kazanımlarımızı koruyarak, sistemsel uyumu ve iç tutarlılığı sağlayacak, çağın gereksinimlerine uygun hak ve özgürlükler düzeniyle yeni kazanımlar getirecektir” dedi. Ayrıca, Türk Milleti ve Türk Vatandaşlığı gibi temel kavramlar üzerinden yürütülecek tartışmaların, Türkiye’yi bölme amacındaki emperyalist projelere karşı mevcut güvenceleri pekiştireceğine de değindi.
2023 Ruhu ve Geleceğe Dönük Vizyon
Yeni anayasanın 2023 ruhunu taşıması gerektiğini belirten Uçum, Cumhuriyet’in yüzüncü yılına yakışan bir anayasa vizyonuyla, 2053 ve 2071 hedeflerine uygun bir felsefe ile şekillendirilmesi gerektiğini belirtti. “Yeni anayasa, ne 1921 ne de 1924 ruhuna sahip olmalı. 2023 ruhunu yansıtmalı ve Cumhuriyetimizin yüzüncü yılına anlamlı bir katkı sunmalıdır” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum’un ifadeleri, Türkiye’nin anayasa sürecinin halkın iradesine dayalı, demokratik ve özgürlükçü bir zeminde şekillendirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Yeni anayasanın, Cumhuriyet’in ilkelerine sadık kalırken, Türkiye’nin geleceğini güvence altına alacak bir yapıya sahip olması bekleniyor.