Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) ve Staj Mağdurları Günah Keçisi mi?

Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) ve Staj Mağdurları Günah Keçisi mi?
Yayınlama: 15.11.2024
7
A+
A-

Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) ve staj mağdurları, yıllardır çözülmeyen bir adaletsizlik olarak gündemde kalıyor. EYT’liler, erken sigorta primi ödeyip emekli olamayan bireyler olarak haklarını almak için mücadele ediyor. Ancak hükümetin bu konuda attığı adımlar yetersiz kalıyor ve bazı çevreler, EYT’lileri ekonomik yük olarak görüp toplumun “günah keçisi” ilan ediyor. Bu algı, gerçekte daha derin bir sorunun yansımasıdır. EYT’liler, sadece adaletin sağlanmasını isteyen bireylerdir ve onların mağduriyetleri, tüm toplumun sorunudur. EYT’nin çözülmesi, sadece bu gruptan değil, tüm toplumdan sorumlu bir meseledir.

Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) ve staj mağdurları, yıllardır Türk toplumunun çözülmeyen en büyük sosyal sorunlarından birini oluşturuyor. Çeşitli hükümetler ve siyasi partiler bu meseleye dair farklı çözümler öne sürse de, hala kesin bir çözüm sağlanabilmiş değil. EYT ve staj mağdurlarının haklarının verilmesi için yıllardır süregelen mücadele, her geçen gün daha da keskinleşen bir sosyal adalet sorunu haline gelmişken, hükümetin attığı adımlar genellikle yetersiz kalıyor. Pek çok insan, bu mağduriyetlerin ortadan kaldırılması için gerekli yasal düzenlemelerin bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini savunuyor. Ancak bazı çevrelerde, EYT’liler hala “ekonomik yük” olarak görülüyor, hatta bu kesim toplumun “günah keçisi” ilan edilmiş durumda.

EYT, iş gücüne erken katılmış, fakat emeklilik için gerekli olan yaş şartına takılan, yıllarca sigorta primi ödeyen bir kesimdir. Bu insanlar, geçim sıkıntıları, emekli olamama gibi çeşitli zorluklarla mücadele ederken, günümüz ekonomik ortamında ise bu grup adeta göz ardı edilmiştir. Hükümetin atmış olduğu adımlar, ne yazık ki EYT mağdurlarının sorunlarını çözmeye yetmemektedir. Sosyal medya platformlarında ve sokakta, birçok kişi EYT’lilerin haklarının verilmesi için gösterdiği çabanın ne kadar haklı olduğunu savunsa da, karşıt görüşler de mevcuttur.

Bazı ekonomistler ve siyasetçiler, EYT’nin ve staj mağdurlarının, ekonomiye getirdiği yükü abartarak, bu kesimin toplumsal barışı tehdit edebilecek bir faktör olduğunu öne sürüyorlar. Ancak bu söylemler, gerçekte çok daha derin ve köklü bir sorunla karşı karşıya olduğumuzu gözler önüne seriyor. EYT’liler sadece bir maaş almak için bekleyen bir grup değil, yıllarca ülke ekonomisine katkı sağlamış ve hak ettikleri emeklilik maaşlarını alamayan bireylerdir. Bu nedenle, onlara yönelik yapılan olumsuz yorumlar, sorunun özünden uzaklaşarak, toplumsal kutuplaşmaya yol açmaktadır.

Peki, EYT gerçekten bir “günah keçisi” mi? Evet, belirli çevrelerde öyle algılanabilir. Ancak bu, çok yanlıştır. EYT’liler, sadece adaletin tecelli etmesini bekleyen bir toplulukken, bu kişilere karşı geliştirilen eleştiriler ve suçlamalar, aslında toplumun geniş kesimlerinin kendi zorluklarını, derinlemesine çözme yerine dışlama eğilimlerini yansıtmaktadır. Sorunun kaynağı ise, yıllarca sürdürülmüş olan yanlış sosyal politikalar ve ekonomik yönetimdir. EYT meselesi, aslında tüm toplumun ortak sorunu olmalı, bu grubun yaşadığı mağduriyetin, yalnızca hükümetin değil, toplumun bütün kesimlerinin sorumluluğunda olduğu unutulmamalıdır.

EYT ve staj mağdurları, haklarını almak için verdikleri mücadelenin her geçen gün daha fazla görünür hale gelmesiyle birlikte, hükümetin de bu sorunla yüzleşmeye başlaması gerekiyor. Bu yalnızca bu kesimi değil, aynı zamanda genç nesillerin de daha güvenli bir emeklilik geleceğine sahip olmalarını sağlayacak bir adım olacaktır. EYT’lilerin ekonomik yük değil, hakları teslim edilmesi gereken bireyler olarak görülmesi, toplumsal barışın güçlenmesine de katkı sağlayacaktır.

Bir Yorum Yazın
Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

WhatsApp