Ekonominin Dengesi Nasıl Bozuldu?

Türkiye ekonomisinin dengesi, son yıllarda yaşanan politik ve ekonomik kararlarla ciddi şekilde bozuldu. Bu sürecin kilit noktaları ve dönüm noktaları şu şekilde özetlenebilir:

2021 yılında enflasyon %52,021 seviyesindeyken, faiz oranları %19,5 olarak belirlenmişti. Ancak, Merkez Bankası’nın hızla faiz indirim sürecine girmesiyle birlikte ekonomik dengeler sarsılmaya başladı. Aralık 2021’de başlayan bu süreç, ekonomiyi daha da zor bir duruma soktu.

Aralık 2021’de devreye alınan Kur Korumalı Mevduat (KKM) sistemi, piyasalara güven vermek ve döviz kurlarındaki dalgalanmaları kontrol altına almak amacıyla başlatıldı. KKM büyüklüğü kısa sürede 3,4 milyar TL’ye ulaştı. Ancak bu adım, uzun vadede beklenen olumlu etkileri yaratmadı.

Ekim 2022’ye gelindiğinde enflasyon %85,51 gibi çok yüksek bir seviyeye ulaştı. Bu durum, halkın alım gücünü ciddi şekilde düşürdü ve ekonomik sıkıntıları daha da derinleştirdi.

Şubat 2023’te faiz oranları %8,5’e düşürüldü. Bu politika, ekonomik büyümeyi teşvik etmeyi amaçlasa da, enflasyonun daha da artmasına ve ekonomik dengesizliklerin devam etmesine yol açtı. Merkez Bankası’nın bu dönemdeki zararı ise 818 milyar TL olarak kaydedildi.

Mart 2024’e gelindiğinde faiz oranları %50,5 seviyesine çıkarıldı. Ancak, bu yüksek faiz oranları dahi ekonomik dengeyi sağlamaya yetmedi. Ekonomi, adeta bıçak sırtında ilerlerken, dengelerin tamamen bozulması durumunda sistemin çökmesi kaçınılmaz hale gelebilir.

Ekonomik dengenin sağlanabilmesi için uzun vadeli ve sürdürülebilir politikaların uygulanması gerekmektedir. Aksi takdirde, yaşanan ekonomik krizlerin derinleşmesi ve halkın alım gücünün daha da azalması kaçınılmaz olacaktır.