Ahmet Davutoğlu, Saadet Partisi’nin TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin açıklamalarının önemli olduğunu vurgulayarak, “Bahçeli inisiyatif alırsa Türkiye bu işi rahat yürütür.” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’nin İsrail’in hedefinde olduğunu belirtmesi üzerine, milli tehditlerin devlet stratejisi olarak mı değerlendirildiğini sorguladı. Davutoğlu, toplumsal aidiyet bilincinin milli bekayı korumak için gerekli olduğunu ifade etti.
Mahmut Arıkan, hükümetin “savunma sanayisi” bahanesiyle vatandaşın cebine göz diktiğini öne sürdü ve milli duyguların istismar edilerek ekonomik sorunların çözülemeyeceğini belirtti. Arıkan, yeni bir anayasaya ihtiyaç olduğunu ancak mevcut Anayasa’ya uyulmadan bunun anlamını yitireceğini söyledi.
Bu açıklamalar, Türkiye’deki siyasi kutuplaşmayı ve toplumsal gerginliği artıran bir tartışmayı gündeme getirebilir.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Saadet Partisi’nin TBMM Grup Toplantısı’nda önemli açıklamalarda bulundu. Davutoğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin açıklamalarının büyük bir öneme sahip olduğunu belirterek, “Sayın Bahçeli burada inisiyatif alırsa Türkiye bu işi rahat yürütür.” dedi.
Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İsrail’in hedefinde Türkiye’nin olduğunu ifade ettiğini hatırlatarak, dünyada Türkiye’nin doğrudan müdahil veya taraf olması gereken birçok kriz alanı bulunduğunu vurguladı. “Bir tehdit var. Ama bu tehdidi devlet stratejisi olarak mı tanımladınız yoksa Savunma Sanayi Fonu’na milletin kredi kartından 750 lira almak için mi yaptınız?” diyerek eleştirilerini dile getirdi.
Milli bekayı korumanın toplumsal aidiyet bilinciyle mümkün olduğunu ifade eden Davutoğlu, bir ülkenin silahlı kuvvetlerinin gücünün yeterli olmadığını, ortak aidiyet bilincinin de gerekli olduğunu savundu. Türkiye’deki ideolojik, etnik ve mezhepsel kutuplaşmalara dikkat çeken Davutoğlu, toplumu birleştirmenin önemine vurgu yaptı. “Türk, Kürt, Sünni, Alevi, Müslim, gayrimüslim; bu ayrımları aşmalıyız. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı şerefini taşıyan herkes eşittir.” dedi.
Devlet Bahçeli’nin yasama döneminin başındaki jestlerine de dikkat çeken Davutoğlu, “Eğer bu sorunları çözmeliyiz diyorsanız sonuna kadar arkasındayım. Doğru hesap edin ve milleti birleştirin.” ifadesini kullandı.
Saadet Partisi Genel Başkanvekili Mahmut Arıkan ise, hükümetin “savunma sanayisi” bahanesiyle vatandaşın cebine göz diktiğini savunarak, “Her sıkıştığında milli ve manevi duyguları istismar etmekten çekinmeyen iktidar, milli duyguları sömürerek ekonomik sorunu çözeceğini zannediyor.” dedi. Arıkan, “750 TL ile vatandaşın milli olup olmadığını ölçmeye kalkışan iktidar, 3 gün sonra 1000 lira ile milletimizin inancını ölçmeye kalkarsa şaşırmayız.” ifadelerini kullandı.
Yeni bir anayasanın 85 milyonun sahipleneceği bir metinle sunulması gerektiğini belirten Arıkan, mevcut Anayasa’ya riayet edilmeden ve toplumu esir alan şiddete son verilmeden yeni anayasa üzerine konuşmanın anlamını yitirdiğini ifade etti.
Bu açıklamalar, Türkiye’de artan kutuplaşma ve siyasi gerginlik ortamında önemli bir tartışma yaratacağa benziyor.