Gizli tanık uygulaması hukuk çevrelerinde yeniden tartışma konusu oldu. Şeffaflık, savunma hakkı ve adil yargılanma ilkeleri kamuoyunda sorgulanıyor.
Ceza yargılamalarında kullanılan gizli tanık uygulaması, adalet ve savunma hakkı açısından yeniden tartışma konusu oldu. Kimliği gizlenen tanıkların beyanlarının hükme esas alınabilmesi, hukukçular ve insan hakları savunucuları tarafından eleştiriliyor.
Uzmanlar, gizli tanıklığın istisnai bir yöntem olması gerektiğini vurgularken, uygulamanın genişletilmesinin yargılamada şeffaflığı zedelediğini savunuyor. Savunma makamının tanığı sorgulayamaması ve beyanın doğruluğunu test edememesi, adil yargılanma ilkesine aykırı bulunuyor.
Eleştirilerde, gizli tanık sisteminin “kod adı” arkasına saklanan, denetlenemeyen bir mekanizmaya dönüşme riski taşıdığı ifade ediliyor. Hukuk çevreleri, gizli tanık beyanlarının tek başına hüküm kurmaya yeterli olmaması gerektiği görüşünde birleşiyor.
Bağımsız gazeteciliği desteklemek için Patreon sayfamıza katılabilirsiniz:
Patreon’da Destek Ol