MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM Grup Toplantısı’nda terörle mücadele, İmralı’ya gidecek komisyon, öğretmen atamaları ve Türk–Kürt kardeşliği konusunda kritik açıklamalar yaptı. İşte konuşmadan öne çıkanlar…
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM’de gerçekleştirdiği grup toplantısında hem iç politikaya hem de terörle mücadele sürecine dair güçlü mesajlar verdi. Parti teşkilatının saha çalışmalarına dikkat çeken Bahçeli, “Hayırlı Günler Komşum” ziyaretlerinin 81 ilde 9 bin 95 programa ulaştığını açıkladı.
Konuşmasının başlangıcında Başbuğ Alparslan Türkeş’in 108. doğum yıl dönümünü anan Bahçeli, Ülkü Ocakları ve MHP’nin “emanete sahip çıktığını” vurguladı.
24 Kasım Öğretmenler Günü’ne özel uzun bir bölüm ayıran Bahçeli, öğretmenliğin “medeniyet meşalesi” olduğunu söyleyerek şu talepleri dile getirdi:
Bahçeli, “Atanamayan tek bir öğretmenimizin dahi kalmaması ümidimdir” diyerek MHP ve Cumhur İttifakı’nın öğretmenlerin yanında olduğunu belirtti.
Bahçeli, Türkiye’nin “tarihi bir eşikte” olduğunu belirterek küresel gelişmelere karşı Ankara merkezli, güçlü bir Türkçe okuma gerekliliğini savundu. Türkiye’nin pasif bir izleyici değil, “yeni dünyanın mimarisinde öncü” olması gerektiğini söyledi.
Muhalefeti “hareket halindeki cehaletin temsilcisi” olarak nitelendiren Bahçeli, Türkiye’nin ilerleyişini engellemek isteyenlere karşı “taviz yok” mesajı verdi.
Tarihsel bir perspektifle konuşmasını sürdüren Bahçeli, Balkan Savaşları sırasında yaşanan iç bölünmeleri örnek göstererek birlik çağrısı yaptı:
“Balkanları kaybettiysek bunun yegane nedeni birbirimize girmemizdir.”
Türkiye’nin bugün de benzer oyunlarla karşı karşıya olduğunu ifade eden Bahçeli, “Türkiye’nin ali çıkarları söz konusuysa yumruk gibi sıkı durmaktan başka çare yoktur” dedi.
MHP lideri, TBMM’de kurulan ‘Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun İmralı’ya ziyaret kararını önemli bir adım olarak nitelendirdi. MHP adına komisyonda yer alan Feti Yıldız’a teşekkür etti.
Bahçeli, terörle mücadelede geri adım atılmayacağını vurgulayarak şunları söyledi:
“Yeter ki Türkiye barış bulsun; gerekirse sonumuz darağacı olsun.”
Muhalefetten gelen tepkilere sert yanıt veren Bahçeli, terörsüz Türkiye hedefini sabote etmeye çalışanları “suikastçı zihniyet” olarak tanımladı.
Bahçeli, İsrail’in Gazze’deki saldırılarını bir kez daha “soykırım” olarak niteledi; 10 Ekim ateşkes kararının ihlalinin bölgesel huzuru tehdit ettiğini söyledi.
Ayrıca Rusya-Ukrayna savaşına ilişkin ABD’nin 28 maddelik planını eleştirerek dünyada “sertleşen kamplaşmaya karşı” Türkiye’nin iç birliğini güçlendirmesi gerektiğini belirtti.
Toplantının final bölümünde Bahçeli, toplumsal birlik mesajını şu sözlerle pekiştirdi:
“Kürt ve Türk olarak tek bir ses, tek bir nefes olacağız.”
“Türkiye’nin kurtuluş çağrısı” olarak tanımladığı bu birliktelik vurgusu, salonda uzun süre alkışlandı.
Bahçeli’nin uzun ve yoğun konuşması, MHP’nin hem terörle mücadelede hem de iç politikada kararlılığı öne çıkaran bir çizgide ilerlediğini bir kez daha gösterdi. Ancak muhalefete yönelik sert üslup ve kutuplaştırıcı dil, siyasette zaten yüksek olan gerilimi artırma riskini de barındırıyor. Ayrıca İmralı ziyareti konusundaki açıklamalar, kamuoyunun bir kısmında soru işaretleri yaratırken hükümet–muhalefet ilişkilerindeki tansiyonu da yükseltebilir. Öğretmenlerin taleplerine verilen destek ise konuşmanın en pozitif ve yapıcı bölümü olarak öne çıkıyor.
Kaynak: MHP TBMM Grup Toplantısı
Bağımsız gazeteciliği desteklemek için Patreon sayfamıza katılabilirsiniz:
Patreon’da Destek Ol