Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum’un “Türkiye’de en rahat muhalefet yapılabiliyor” açıklaması, siyasi çevrelerde yankı uyandırdı. Muhalefet ise kayyım uygulamaları, tutuklu siyasetçiler ve ifade özgürlüğü kısıtlamalarına işaret ederek, demokrasinin güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, sosyal medya hesabından paylaştığı “Pazar Yazısı”nda, “Önce geçiş sonra demokrasi” tartışmalarına yanıt verdi. Uçum, Türkiye’de terörün kesin olarak sona erdirilmesini hedefleyen “geçiş süreci” ile “demokrasiyi geliştirme süreci”nin birbiriyle bağlantılı olduğunu belirterek, “Terörü sona erdirmek hiçbir önşarta bağlanamaz, bu süreç demokrasiye giden yolu güçlendirecektir” dedi. Türkiye’de muhalefetin özgürce faaliyet yürüttüğünü savunan Uçum, “Demokrasi askıda diyenler, kendi söz ve eylem özgürlüklerini sınırsız kullanıyorlar” ifadelerini kullandı.
Türkiye’de muhalefet partileri ve temsilcileri son yıllarda; yargı baskısı, medya sansürü, parti kapatma davaları, haksız gözaltılar ve tutuklamalar gibi çok sayıda engelle karşılaştı. Özellikle muhalefet belediyelerine yönelik kayyım atamaları, seçmen iradesine açık bir müdahale olarak eleştiriliyor.
Muhalif siyasetçilerden Can Atalay, Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, Gültan Kışanak, Ekrem İmamoğlu hakkında açılan davalar, siyasi rekabetin adil koşullarda yürütülmediği yönündeki tartışmaları derinleştiriyor. Bunun yanında muhalif gazeteciler, sanatçılar ve aktivistler hakkında açılan davalar da ifade özgürlüğü alanını daraltıyor.
Toplantı ve gösteri hakkının sık sık kısıtlanması, muhalefetin sesini duyurmasını zorlaştırırken; kamu kaynaklarının dağıtımında yaşanan partizan uygulamalar, demokratik dengeyi zayıflatıyor.
Kaynak: Mehmet Uçum | @mehmetucum
Bağımsız gazeteciliği desteklemek için Patreon sayfamıza katılabilirsiniz:
Patreon’da Destek Ol