Doç. Dr. Fatma Zehra Fidan, Liberal Parti Genel Başkanı Zübeyir Gülabi ile MAK Araştırma’nın KHK sorunu üzerine yaptığı kamuoyu araştırmasını tartıştı. Türkiye’nin kanayan yarası KHK’lıların durumu ve çözüm önerileri bu röportajda!
Türkiye’nin en tartışmalı konularından biri olan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) mağduriyetleri, Doç. Dr. Fatma Zehra Fidan’ın Liberal Parti Genel Başkanı Zübeyir Gülabi ile gerçekleştirdiği röportajda masaya yatırıldı.
MAK Araştırma’nın KHK uygulamaları, af politikaları ve toplumsal bakış üzerine yaptığı kamuoyu araştırması, Türkiye kamuoyunun bu sorunun kökünden çözülmesi gerektiği yönünde güçlü bir eğilim gösterdiğini ortaya koydu.
MAK Araştırma’nın deneyimli ismi Mehmet Ali Kulat tarafından yürütülen çalışma, KHK mağduriyetlerinin toplum nezdinde nasıl algılandığını gözler önüne serdi.
Araştırmaya göre, halkın büyük bir kısmı KHK’lıların haklarının iade edilmesi gerektiğini düşünüyor. Ancak mevcut iktidarın kemik seçmen kitlesinin yaklaşık %28’i KHK’lıların geri dönmesine karşı çıkıyor.
Bu durum, siyasi algı yönetiminin etkisiyle açıklanıyor.
Zübeyir Gülabi, bu araştırmanın teşvikçisi olduklarını belirterek,
“KHK’lılar milli bir servettir. Bu potansiyelin heba edilmesini istemiyoruz.” dedi.
Röportajda, KHK’lıların yaşadığı mağduriyetlerin boyutları çarpıcı bir şekilde ortaya kondu.
Akademisyenlerden askerlere, öğretmenlerden eczacılara kadar geniş bir kesim, haksız yere işlerinden uzaklaştırıldı.
Gülabi,
“2,5 milyon kişiye soruşturma açıldı, ancak hiçbirinde yüz kızartıcı suçlama yok. Bu insanlar hata bile yapmamış.”
diyerek KHK’lıların temiz siciline vurgu yaptı.
Doç. Dr. Fidan ise,
“Üniversiteler bilim yuvasıyken çiftlik haline geldi. KHK’lılar ise bilim üretmeye devam ediyor.”
diyerek sistemin çöküşüne dikkat çekti.
Zübeyir Gülabi, KHK sorununun mevcut iktidarın kendi yarattığı bir “Frankenstein” olduğunu ve bu sorunun mutlaka çözülmesi gerektiğini belirtti.
Fidan ise, siyasi iradenin kişisel öfke ve algı yönetimiyle hareket ettiğini ifade ederek,
“Bir ülkenin yöneticisi hukukun önüne duygularını koyarsa, bu kabile devleti bile olamaz.”
dedi.
Gülabi, esprili bir şekilde Nijerya’da kabile şefi olduğunu hatırlatarak,
“Kabile devleti bile böyle yönetilmez.”
diyerek Fidan’a takıldı.
Röportajda, Liberal Parti’nin KHK sorununu öncelikli gündem maddesi haline getirdiği belirtildi.
Gülabi,
“Biz seçime girme yeterliliğini alırsak, Tayyip Erdoğan’dan ‘mahkemelere adaletle karar verin’ sözünü duyacağız.”
dedi.
Parti, KHK’lıların haklarını geri alması için siyasi bir baskı oluşturmayı hedefliyor.
Fidan, Liberal Parti’nin bu duruşunun diğer partilere rakip oluşturduğunu ve KHK’lıların oy potansiyelinin siyasette dengeleri değiştirebileceğini vurguladı.
Röportajın dikkat çekici bölümlerinden biri, Gülabi’nin 2026 sonunda referandum beklentisi oldu.
“Tayyip Erdoğan referandumsuz seçim kazanmadı. Kürt haklarıyla ilgili bir referandum olabilir ve bu, KHK sorununun çözümüne kapı aralayabilir.”
diyen Gülabi, umutlu bir tablo çizdi.
Fidan ise, sosyal bilimci sezgileriyle
“2025 bitmeden önemli gelişmeler olacağına inanıyorum.”
diyerek geleceğe dair umutlu mesajlar verdi.
Gülabi, KHK’lıların elit bir kesimden en alt meslek gruplarına kadar geniş bir sosyal tabakayı temsil ettiğini belirterek,
“Profesörler taksi şoförü, pazarcı oldu. Bu insanlar toplumun her kesimiyle bağ kurdu. Bu güç, siyaseti de dönüştürecek.”
dedi.
Fidan da,
“Onların yerinde olsam ben de korkardım. Bu dirayet, bu dürüstlük başka bir şey.”
ifadeleriyle KHK’lıların gücüne vurgu yaptı.
Röportaj, KHK sorununun yalnızca mağdurların değil, tüm Türkiye’nin meselesi olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
Liberal Parti’nin kararlı duruşu, MAK Araştırma’nın verileri ve kamuoyunun artan farkındalığı, bu sorunun çözümü için umut ışığı yakıyor.
Doç. Dr. Fatma Zehra Fidan ve Liberal Parti Genel Başkanı Zübeyir Gülabi,
“Halkın gücü, hakkın gücüdür.”
diyerek KHK’lıların haklı mücadelesine destek çağrısı yaptı.
Bağımsız gazeteciliği desteklemek için Patreon sayfamıza katılabilirsiniz:
Patreon’da Destek Ol