Netanyahu iki hafta önce, Batı Şeria’daki yerleşimciler önünde “Filistin devleti olmayacak” dedi.
New York’ta Trump destekli barış planı taslağını incelerken, belge gelecekte bir Filistin devleti öngörüyordu.
İsrail’deki aşırı sağcı ortaklar planı desteklemiyor, siyasi tansiyon yükseliyor.
İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, ABD’de Donald Trump destekli Gazze barış planını görüşmek üzere gitmeden iki hafta önce, Batı Şeria’daki aşırı sağcı takipçilerine seslendi ve “Filistin devleti olmayacak. Burası bizimdir” dedi.
Ancak New York’ta, yakın danışmanları ve ABD muhataplarıyla birlikte otel odasında incelediği barış planı taslağı, tam tersini içeriyordu: Belge, gelecekte bir Filistin devletine ulaşacak “inandırıcı bir yol” öngörüyordu.
Plan, Gazze’de ateşkes sağlanması, rehinelerin serbest bırakılması, bölgenin silahsızlandırılması ve uluslararası bir geçiş yönetimi kurulmasını öngörüyor. Ayrıca şiddeti bırakmayı kabul eden Hamas üyelerine af da planın maddeleri arasında yer alıyor.
Netanyahu, planı desteklemeye çalışsa da, aşırı sağcı koalisyon ortakları Itamar Ben-Gvir ve Bezalel Smotrich, Hamas’ı herhangi bir şekilde koruyacak senaryolara karşı çıkarak hükümetin istikrarını tehdit ediyor. Bu durum erken seçim riskini de beraberinde getiriyor.
ABD Başkanı Trump, İsrail’in plan taslağı üzerindeki koşullu değişiklik taleplerini reddederek, sürecin kontrolünü elinde tuttu. Netanyahu, Katar’a yapılan bir saldırı sonrası özür dilemek zorunda kaldı ve plan taslağı sınırlı İsrail katılımıyla hazırlandı.
Durum, Netanyahu’nun hem iç siyasi dengeleri hem de uluslararası baskıları yönetme zorunluluğunu ortaya koyuyor.
Bağımsız gazeteciliği desteklemek için Patreon sayfamıza katılabilirsiniz:
Patreon’da Destek Ol