“Terörsüz Türkiye” Sürecinin Olası Etkileri: Barış ve Demokrasi Mümkün mü?

“Terörsüz Türkiye” Sürecinin Olası Etkileri: Barış ve Demokrasi Mümkün mü?
Publish: 02.10.2025
Updated: 02.10.2025 12:23
23
A+
A-

  • Av. Hatice Yıldız ve Dr. Levent Mazılıgüney, “Terörsüz Türkiye” sürecini tartıştı.
  • Demokratikleşme olmadan barış sağlanabilir mi, KHK mağdurları için neler değişebilir?
  • Toplumun sürece bakışı ve infaz düzenlemesi beklentileri masaya yatırıldı.

Kampana News’in “Hakikat” programında, Av. Hatice Yıldız ve Dr. Levent Mazılıgüney, Türkiye’nin gündemindeki “Terörsüz Türkiye” sürecini ve olası etkilerini derinlemesine ele aldı. Meclis’in açılmasıyla birlikte yeniden alevlenen barış süreci tartışmaları, demokratikleşme, KHK mağdurları ve infaz düzenlemeleri gibi kritik konuları gündeme taşıdı. Programda, demokratikleşme olmadan kalıcı bir barışın mümkün olup olmadığı sorgulanırken, toplumun sürece olan umudu ve endişeleri de mercek altına alındı.

Dr. Levent Mazılıgüney, bir yıldır devam eden süreçte somut adımların eksikliğine dikkat çekti. Bahçeli’nin 22 Ekim 2024’teki açıklamalarının ardından başlayan tartışmaların, hala şaşkınlık ve temkinli bir beklentiyle karşılandığını belirtti. Siyasi partilerin ve toplumun sürece dair net bir yol haritası beklentisi içinde olduğunu vurgulayan Mazılıgüney, “Toplumun %70’i barışı destekliyor, ancak umut oranı %50’nin altına düşüyor” dedi. Bunun nedenini ise geçmişteki başarısız süreçler ve antidemokratik uygulamalara bağladı.

Av. Hatice Yıldız, sürecin sadece bir örgütün silahsızlandırılmasına indirgenmesinin, geniş kapsamlı bir demokrasi ve barış anlayışından uzak olduğunu ifade etti. Cezaevlerindeki aşırı doluluk oranlarına dikkat çeken Yıldız, “420 bin mahkumla kapasitenin %40 üzerinde bir doluluk var. İnfaz düzenlemesi bir ihtiyaç, ancak ayrımcı bir yaklaşım kabul edilemez” dedi. Programda, infaz düzenlemesi beklentilerinin masadaki müzakerelere bağlı olduğu ve sürecin demokratikleşme olmadan ilerlemesinin riskli olduğu vurgulandı.

Siyasi partilerin sürece dair çekinceleri de tartışıldı. CHP’li belediye başkanları ve bürokratların tutukluluk durumlarının, sürecin güvenilirliğini zedelediği belirtilirken, MHP’nin yapıcı açıklamalarına rağmen AKP’nin temkinli duruşu dikkat çekti. Mazılıgüney, “Sürecin en büyük riski, demokratikleşme olmadan barışın sağlanabileceği yanılgısı ve toplumsal destek olmadan ilerletilmesidir” diyerek, hukukun temel ilkelerine bağlı kalınması gerektiğini vurguladı.

Program, KHK mağdurlarının durumuna da odaklandı. Toplumun KHK’lılara bakışının değiştiği ve sorunun çözümü için toplumsal bir talebin oluştuğu belirtildi. Mehmet Ali Kulat’ın anketine göre, KHK mağduriyetlerinin çözümü toplumun büyük bir kesimi tarafından destekleniyor. Ancak, infaz düzenlemelerinde ayrımcı yaklaşımlara karşı çıkılırken, hukukun şahsilik ilkesine vurgu yapıldı.

Son olarak, “Terörsüz Türkiye” sürecinin başarısı için toplumsal mutabakat ve demokratikleşmenin şart olduğu belirtildi. Mazılıgüney, “Herkes için adalet ve hürriyet sağlandığında barış kendiliğinden gelecek” diyerek, mücadele ve umudun devam etmesi gerektiğini vurguladı.

Liberal TR Haber’i Destekle

Bağımsız gazeteciliği desteklemek için Patreon sayfamıza katılabilirsiniz:

Patreon’da Destek Ol
Leave a Comment
Comments - 0 Comment

No comments yet.

WhatsApp