Anayasa Mahkemesi (AYM), 20 Mart 2025 tarihinde verdiği kararda, beyaz yakalı bir çalışanın toplu iş sözleşmesinden (TİS) yararlandırılmamasını Anayasa’nın 51. maddesinde güvence altına alınan sendika hakkının ihlali olarak değerlendirdi.
2022/18821 numaralı bireysel başvuruda, başvurucu Hülya Şimşek’in haklı bulunması iş hukuku ve sendikal haklar açısından önemli bir emsal teşkil etti.
Mahkeme, beyaz yakalı personelin kapsam dışı tutulmasının tek başına yeterli gerekçe sayılamayacağını vurguladı.
Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, 20 Mart 2025 tarihli ve 2022/18821 numaralı bireysel başvuru kapsamında verdiği kararında, beyaz yakalı bir çalışanın toplu iş sözleşmesinden yararlandırılmamasını sendika hakkı ihlali olarak nitelendirdi.
Başvurucu Hülya Şimşek, 2000-2014 yılları arasında muhasebe şefi olarak çalıştığı işyerinde, sendika üyesi olmasına rağmen toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlandırılmadığını belirterek dava açmış, ancak yerel mahkemeler tarafından talebi reddedilmişti.
AYM, yerel mahkemelerin “beyaz yakalı personelin genel olarak kapsam dışı tutulduğu” yönündeki gerekçesini yetersiz buldu. Kararda, toplu iş sözleşmesi hakkının sadece sözleşme yapma değil, aynı zamanda ondan fiilen yararlanma hakkını da içerdiği vurgulandı.
Mahkeme ayrıca, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmeleri Kanunu’na atıfta bulunarak işveren vekilleri dışında tüm işçilerin TİS’ten yararlanma hakkı bulunduğunu hatırlattı. Bu bağlamda, beyaz yakalı bir çalışanın sırf “kapsam dışı” kabul edilmesinin, anayasal hakların ihlali anlamına geldiğine hükmetti.
Bu karar, iş hukukunda beyaz yakalıların sendikal haklarının korunması açısından dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.
Kaynak: Anayasa Mahkemesi
Bağımsız gazeteciliği desteklemek için Patreon sayfamıza katılabilirsiniz:
Patreon’da Destek Ol