Liberal Parti Genel Başkanı Zübeyir Gülabi, hükümetin ekonomi politikalarını ve tasarruf genelgesini sert bir dille eleştirdi. Gülabi, ekonomik krizin faturasının halka kesildiğini, asgari ücrete zam yapılmazken bakan maaşlarına büyük artışlar getirildiğini vurguladı. Ayrıca, memur maaşlarındaki zammın enflasyon oranıyla uyuşmadığını belirterek, TÜİK’in verileri manipüle ettiğini öne sürdü. Hükümetin kira artış sınırlaması ve kamu harcamalarındaki artış gibi konularda da ciddi eleştirilerde bulunan Gülabi, iktidarın halkın sorunlarını çözmek yerine kendi çıkarlarını koruduğunu savunduğu 08 Temmuz’da yapılan basın açıklaması:
SEVGİLİ TÜRKİYE
Hükümet tasarruf genelgesi yayınladı. Ekonomik krizin faturasını asgari ücrete zam almayarak siz ödüyorsunuz. Asgari ücrete zam yap(a)mayan hükümet, bakanlarına 28 bin lira zam yapıyor. Maliye bakanının maaşı 290 bin lira oldu. Emeklinin maaşı ise 12 bin lira oldu.
Memur maaşlarına %24 zam yaptılar, ENAG’a göre enflasyon %41 iken TÜİK enflasyonu %24. Yani TÜİK eliyle ekmeğimiz çalınıyor.
Geçen yıllarda kira artışını yıllık yüzde 25 ile sınırlayan iktidar, kendi kiraladıkları yandaş binalarında tasarruf genelgesi falan tanımıyor. Bu yılın ocak- mayıs döneminde hükümetin 400 milyon lira olan kira gideri, mayıs sonunda bir milyarı geçmiş. Artış: %250 olmuş. Yani vatandaşa %25 kira zammı yapacaksın diyen hükümetin kendisi çıkardığı kanuna uymamış. Şimdi kira artışı sınırını da kaldırarak dar gelirliyi iyice ateşe attılar.
Temsil ve tanıtma giderleri, yani yemek giderleri ocak ayındaki 19 milyon liradan, mayıs ayında 418 milyona çıkmış. İktidar toplantı ve ikram giderlerinde 13 kat artış yapmış. Yani çalışmıyorlar ama yiyorlar.
Maliye bakanı, ekonomik kriz için muhalefeti, cumhurbaşkanı zamlar için muhalif partilere mensup belediye başkanlarını, Kayseri’deki olaylar için muhalefeti suçluyor. Hükümet hiçbir işinin sorumluluğunu almıyor. Kaybeden sen oluyorsun. Bu hükümetin sorumsuzluğu yüzünden her gün ekmeğin küçülüyor. Sorumluluk yüklenmeyenler sorunları çözemezler.
Sokakta suikasta kurban giden eski Ülkü Ocakları Başkanı’nın eşi mahkemede çelik yelekle oturuyor. Hükümet adaleti sağlayamadığı gibi güvenliği de sağlayamıyor.
Enerji dağıtım şirketlerinin hiçbir yatırım yapmadan para kazanma hırsları yüzünden Mardin ve Diyarbakır’da çıkan yangınlarda 15 vatandaşımız öldü, 78 vatandaşımız yaralandı, 15 bin dönüm tarım alanı yandı.
6 Şubat 2023’te olan depremde milyonlarca insanımız evsiz kaldı. İktidar bir sene içinde yeni evler yapacağız dedi, halktan 100 milyar lira para topladı. Dünyadan da milyarlarca dolar deprem yardımı aldı. Siz de onlara oy verdiniz. Ne yaptı? hiçbir şey! Kandırıldınız sevgili Türkiye. Vadettikleri konutların bile sadece %12’sini teslim edebildiler. Gerçek ihtiyacın ise %7’sini. Depremzedelerin %93’ünün mağduriyeti giderilemedi. Çünkü burada da ihaleye fesat karıştırıp yolsuzluk yapıyorlar: artık çalışmıyorlar ama çalıyorlar!
Türkiye’yi yönetenler hiçbir soruna çözüm bulamadıkları gibi, halkın sırtına yükledikleri sorunlardan nasıl para kazanırız diye hesap yapıyorlar. Ekonomiyi batıran hükümet, boşalttığı hazineyi garsonun bahşişi ve kuryenin vergisi ile doldurmaya çalışıyor. Yüzbinlerce gencimiz geçinebilmek için kuryelik ve garsonluk yapıyor. Hükümet yeni iş alanları yaratacağına, garsonun bahşişine, kuryenin canı pahasına kazandığı gelirine vergi koymaya çalışırken, yandaş şirketlere ha bire vergi affı getiriyor.
Yat, elmas, pırlanta ve kürkte ÖTV sıfır iken, suda, elektrikte, internette 8 çeşit vergi var. Zengine vergi yok, emekliye vergi var.
TÜRKİYE BİR SÖMÜRGE ÜLKESİ DEĞİLDİR.
Mevcut hükümet, size sömürge ülkesinin halkı muamelesi yapıyor. Bir tek şirket 26 milyon aracın muayenesini yapıyor. Sen de senede ya da iki senede bir gidip ona ücret ödüyorsun. Türkiye’nin çok başarılı oto ekspertiz şirketleri var. Bu şirketler de motorlu araç test işini başarıyla üstlenebilirler. Oto test işini tekelleşmeden çıkarıp, şeffaf ve halka açık ihale ile yeterliliğini ispatlayan bütün şirketlere açacağız. Türkiye tekellerin sömürgesi değildir.
Ticaret bakanlığı ve Ankara Valiliği’nin kararı ile bütün berber, kuaför ve güzellik merkezlerinin salı günleri kapalı olacağı açıklandı. Hükümetin ne işi olur berberin, kuaförün hangi gün çalıştığı ile… serbest piyasa ekonomisinde değil miyiz? Bırakın esnaf odaları bunu düzenlesin. Hükümet simidin fiyatını, kuaförün hangi gün çalışacağını belirleyerek hangi ekonomik sorunu çözeceğini sanıyor?
Sigaraya yeni zamlar geldi. Zamların sebebi, tütün çiftçisinin tütünü pahalıya satması değil, hükümetin israflarını kapatmak için koyduğu ek vergilerdir.
Bu hükümet Türkiye’yi adeta bir açık cezaevine çevirdi. Tek adam yönetimi suçlu üretmeye devam ediyor. Türkiye ile aynı nüfusa sahip Almanya’da 56 bin tutuklu varken, Türkiye’de 348 bin. 348 bin mahkûm cezaevlerinde yerlerde yatıyor. On senedir sonuçlanmayan davalar, seçim kazanıldığı güç karara bağlanıyor ve seçilmiş belediye başkanı cezaevine gidiyor.
Avrupa insan hakları mahkemesi bugün yine 1000 adet dosyayı hukuksuz işlemden dolayı Türkiye’ye iade etti. Geçen sene de Yalçınkaya kararıyla birlikte yine 1000 dosya iade etmişti. Kanunen konusu suç olmayan eylemlerden dolayı yüzbinlerce vatandaşımız cezalandırılmıştır. Cezaevlerinde 350 bin insanın olması hükümetin muhalif sesleri susturmak istemesinden kaynaklanmaktadır. Cezaevleri boşaltılmalı, 300 bin KHK mağduru bir an önce işlerine dönmelidir. Hükmet için en düşük maliyetli yol KHK’ların iptali ve cezaevlerinin boşaltılması olacaktır.
Halkının temel hak ve özgürlüklerinin en geniş olduğu ülkeler, dünyanın en zengin ülkeleridir. Özgürlük zenginliktir. Özgür olmayan halk zenginleşemez.
Hükümet siyasi suçlular yaratmakta çok becerikli. Sürekli yeni kanunlarla yeni suçlar ve yeni suçlular üretiyor. Sonra bu suçluları hapsetmek için hapishaneler yapıyor. Öncelikle y tipi cezaevleri kapatılmalı, hasta ve yaşlı mahkûmlar ev hapsine çıkarılmalıdır.
BİZ HAPİSHANE DEĞİL, FABRİKA İSTİYORUZ.
TÜRKİYE’NİN BİR GENEL AFFA İHTİYACI VARDIR.
Sevgili Türkiye;
Sizi Türkiye’nin en özgür ruhlu partisine, özgürlüğün partisine, Liberal Parti’ye çağırıyorum. Liberal Parti, bu dikta düzenini değiştirmek için vardır.
Hepinize saygılar sunarım.
Zübeyir Gülabi
Liberal Parti Genel Başkanı