TRT Eski Spikeri Sırrı Er’in Av. Dr. Levent Mazılıgüney Röportajı: “KHK Mağduriyeti Türkiye’nin Beyin Kanaması, Hukuksuzluk Derhal Sonlandırılmalı”

KHK mağdurları ve Avukat Levent Mazılıgüney, yaklaşık 15 bin akademisyenin ihraç edildiği hukuksuzluk sürecinin Türkiye’nin beyin kanaması olduğunu vurguladı. Mazılıgüney, hukukun işlerliğinin ekonomik, toplumsal ve akademik alanlarda kritik önemde olduğunu belirterek bu sürecin acilen sonlandırılması gerektiğini ifade etti. Sırrı Er’in “Er Meydanı” programında yapılan bu açıklamalar, KHK mağdurlarının ve toplumsal kesimlerin adalet talebinin sesi oldu.

TRT eski spikeri Sırrı Er’in “Er Meydanı” programında Avukat Levent Mazılıgüney, Türkiye’de yaklaşık 15 bin akademisyenin ihraç edildiği KHK sürecinin, ülkenin beyin kanaması olduğunu vurgulayarak hukuksuzluğun acilen sona erdirilmesi gerektiğini söyledi.

Kocaeli’de düzenlenen KHK mağdurları toplantısında konuşan Mazılıgüney, hukukun tam anlamıyla işleyemediği bir sistemde sürdürülebilirliğin mümkün olmadığını belirtti. “Hukuksuzluğa boğulmuş bir yargı sistemi ve iktidarla karşı karşıyayız. Bu sürecin sonunun olmadığını artık kendileri de görüyor” diyen Mazılıgüney, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Birleşmiş Milletler ve Uluslararası Çalışma Örgütü kararlarıyla hukuksuzlukların tarihe silinmez şekilde kazındığını hatırlattı.

Hukuksuzluk Ekonomiyi ve Toplumu Derinden Yaralıyor

Avukat Mazılıgüney, hukuksuzluğun sadece mağdurların değil tüm toplumun zarar gördüğü bir hastalık olduğunu ifade etti. “Yargı ve kolluk, gerçek suçlara değil, siyasi saikle suç olmayan eylemlere odaklanınca suç patlaması yaşandı. Ülkemizde artık hiçbir vatandaş kendisini güvende hissetmiyor” diyerek, artan uluslararası suç örgütü faaliyetlerinin bile övünerek duyurulmasının kaygı verici olduğunu belirtti.

Türkiye’nin ekonomik durumuna da değinen Mazılıgüney, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in “hukuk tesis edilmeden ekonominin düzelmeyeceği” yönündeki sözlerini hatırlattı. “Borç alıyoruz ama hukukun olmadığı yerde bu borçlar çerez parası dahi olmaz, daha da fakirleşeceğiz” dedi.

Akademide 15 Bin İhraç, Türkiye’nin Bilimsel İtibarı Düşüyor

Mazılıgüney, OHAL döneminde ihraç edilen akademisyen sayısının 15 bini bulduğunu ve bunun akademik üretim ve Türkiye’nin bilimsel endekslerde gerilemesine yol açtığını belirtti. “15 bin akademisyen ihraç edildiği halde üniversitelerimiz artık uluslararası ilk 500 arasında bile yer almıyor” diyerek, KHK sürecinin ülkenin geleceğine yönelik büyük bir beyin kaybı olduğunu ifade etti.

Hukuksal Dayanaklar ve Uluslararası Sözleşmeler

Anayasa’nın 90. maddesiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin kanunların üstünde bir konuma sahip olduğunu ve AİHM kararlarının uygulanmasının zorunlu olduğunu hatırlatan Mazılıgüney, “Hukuku tanımamak, uluslararası sözleşmelere uymamak mümkün değildir. Bu durum yatırımcıyı ve uluslararası ilişkileri de olumsuz etkiler” diye konuştu.

Umut ve Mücadele Vurgusu

Programda Sırrı Er de umudun asla yitirilmemesi gerektiğini vurguladı. “İçinde bulunduğumuz hukuksuzluk er ya da geç adaletle sonuçlanacak. Mücadelemiz sadece KHK mağdurları için değil, tüm toplum için adalet talebidir” dedi.

Mazılıgüney ve KHK mağdurları platformları temsilcileri, birlik ve dayanışma içinde hukuki ve siyasi mücadeleye devam edeceklerini belirtti.