TRT eski spikeri ve Uluslararası Basın Kartı (IFJ) sahibi Sırrı Er, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada başta CHP olmak üzere muhalefet partilerini “göstermelik demokrasinin sahte muhalifleri” olarak niteleyerek sert eleştirilerde bulundu. Ülkenin bu hale gelmesinde muhalefetin büyük payı olduğunu belirten Er, uzun süredir “sessizliğin bedeli ağırdır” ve “ayrımsız adalet” vurgusu yaptığını, ancak sesini duyuramadığını ifade etti. Namık Kemal’in “Vatan mahzûn, ben mahzûn” dizeleriyle açıklamasını sonlandıran Er, “Ülkemi seviyorum ama haklı çıkmak gurur duyulacak bir şey değil” dedi.
TRT eski spikeri ve Uluslararası Basın Kartı (IFJ) sahibi Sırrı Er, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı sert açıklamada, başta CHP olmak üzere muhalefet partilerini hedef aldı.
Er, ülkedeki mevcut durumun sorumluluğunda muhalefetin de büyük payı olduğunu vurguladı.
“CHP ve diğerleri için ‘göstermelik demokrasinin sahte muhalifleri’ dediğim için iki kelimeyi bir araya getiremeyenler kendilerince ahkâm kesiyor. Her şey ortada!”
diyen Sırrı Er, sessizliğin bedelinin ağır olduğunu ve sürekli olarak “ayrımsız adalet” çağrısı yaptığını da hatırlattı. Ancak bu uyarıların dikkate alınmadığını ifade etti:
“Her şeyi dört harfe sığdırmayın dedim ama nafile!”
Açıklamasında Nâmık Kemâl’in ünlü dizelerine de yer veren Er, vatan sevgisini şu sözlerle dile getirdi:
“Ölürsem görmeden millette ümit ettiğim feyzi, yazılsın seng-i kabrime: Vatan mahzûn, ben mahzûn.”
Bu beyitin, bir dava insanının milletine ve ülkesine duyduğu derin bağlılığı yansıttığını belirten Er, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Ülkemi, vatanımı seviyorum! Zaman beni/bizi haklı çıkarıyor ama bu gurur duyulacak bir şey değil!”
Sırrı Er | @konusmasanati
CHP ve diğerleri için “göstermelik demokrasinin sahte muhalifleri” dediğim için iki kelimeyi bir araya getirmeyenler kendilerince ahkâm kesiyorlar!
Her şey ortada!
Ülkenin bu hâle gelmesinde başta #CHP olmak üzere muhalif olduğunu iddia edenlerin emeği çok büyüktür!
Hep “sessizliğin bedeli ağırdır”, “ayrımsız adalet” vurgusu yapın ve her şeyi “dört harf” sığdırmayın dedim ama nâfile!
“Ölürsem görmeden millette ümit ettiğim feyzi, yazılsın seng-i kabrime vatan mahzûn, ben mahzûn”
Nâmık Kemâl’in bu sözleri, vatan sevgisinin ve milletin geleceğine duyulan umudun derin bir yansımasıdır.
Nâmık Kemâl, ölümü halinde bile milletinin refah ve mutluluğunu görememenin hüznünü taşıyor. Vatanın mahzunluğu, onun kendi kederiyle birleşiyor; bu, bir dava adamının yüreğindeki sarsılmaz bağlılığı ifade ediyor.
Bu beyit, vatan için yaşamış ve vatan için kaygılanmış bir ruhun ebedî çığlığıdır!
Ülkemi, vatanımı seviyorum!
Zaman beni/bizi haklı çıkarıyor ama bu gurur duyulacak bir şey değil!
#Belediye
Bağımsız gazeteciliği desteklemek için Patreon sayfamıza katılabilirsiniz:
Patreon’da Destek Ol