Sırrı Er’den Dikkat Çeken Toplumsal Eleştiri: “Sessizlikle Değil, Cesaretle Güçleniriz”

TRT eski spikeri ve Uluslararası Basın Kartı (IFJ) sahibi Sırrı Er, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, toplumun önemsiz konularla ilgilenirken kendi hakları ve ülkenin geleceği gibi hayati meselelerde sessiz kalmasını eleştirdi. Er, “Başkasının hayatına karışmak kolaydır ama kendi sorunlarına sahip çıkmak cesaret ister” diyerek, toplumsal değişimin ancak bireylerin sorumluluk almasıyla mümkün olabileceğini vurguladı. “Bir toplum, bireyleri sustukça değil; konuştukça güçlenir” sözleriyle dikkat çeken Er’in açıklaması sosyal medyada geniş yankı uyandırdı.

TRT eski spikeri ve Uluslararası Basın Kartı (IFJ) sahibi Sırrı Er, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Türkiye’de bireylerin toplumsal meselelerdeki sessizliğini eleştirerek dikkat çeken ifadeler kullandı.

Sırrı Er, vatandaşların çoğu zaman kendisini doğrudan ilgilendirmeyen konularla yoğun şekilde ilgilendiğini, buna karşın hak ihlalleri, ülke yönetimi ve gelecek kaygısı gibi önemli konularda sessiz kalmayı tercih ettiğini ifade etti.

“İnsanımız konuşmayı sever ama konu kendi hakları, geleceği ve ülkenin gidişatı olunca susar. Çünkü başkasının hayatına karışmak kolay, risksizdir. Oysa kendi meselelerine sahip çıkmak cesaret ve sorumluluk ister,” dedi.

Sırrı Er açıklamasında, değişimin ancak harekete geçerek sağlanabileceğini, toplumların da konuştukça ve cesaretle adım attıkça güçleneceğini vurguladı.

“Bir toplum, bireyleri sustukça değil; konuştukça güçlenir. Haklarımız mı gasp ediliyor? Sesimizi yükseltelim. Ülkemizin geleceği mi söz konusu? Fikrimizi söyleyelim. Sessizliğin bedeli ağırdır,” sözleriyle çağrıda bulundu.

Paylaşımında Nietzsche’nin “Cesur olmak için korkuyu bilmek, fakat onu yenmek gerekir” sözüne de yer veren Sırrı Er’in bu çıkışı, kısa sürede sosyal medyada geniş yankı uyandırdı.

TRT eski spikeri ve IFJ (Uluslararası Basın Kartı) sahibi Sırrı Er açıklamasında…

🎙️ Sırrı Er | @konusmasanati

Ülke insanı neden üzerine vazife olmayan işlerle meşgul olur da, kendisini doğrudan ilgilendiren konularda sessiz kalır?!

İnsanımız meraklıdır, konuşmayı sever, fikir beyân etmekten hoşlanır!

Komşunun ne yaptığı, sokakta kimin kime ne zırvaladığı ilgisini çeker.
Ama iş, kendi hakları, geleceği ya da ülkenin gidişatı gibi ciddi konulara gelince bir anda sessizleşir!

Neden?!
Çünkü üzerine vazife olmayan işlerle uğraşmak kolaydır, risksizdir, rahattır!

Eleştirmek, dedikodu yapmak, başkalarının hayatına burun sokmak, bize bir sorumluluk yüklemez.

Kendi meselelerimize el atmak cesaret, emek, sorumluluk ister!
Değişim, sessiz kalarak değil, harekete geçerek gelir!

Bu davranışın köklerinde, belki de korkularımız yatıyor.
“Ya başım belaya girerse?”
“Ya sesim duyulmazsa?”
“Ya yalnız kalırsam?”

🧠 Şunu unutmayalım:
Bir toplum, bireyleri sustukça değil, konuştukça güçlenir!

📢 Haklarımız mı gasp ediliyor? Sesimizi yükseltelim.
🇹🇷 Ülkemizin geleceği mi söz konusu? Fikrimizi söyleyelim, katkıda bulunalım!
🛡️ Unutmayalım, bir toplumun gücü, bireylerinin cesaretinde saklıdır.

Cesur olmak için korkuyu bilmek, fakat onu yenmek gerekir.
— Böyle Buyurdu Zerdüşt, Friedrich Nietzsche

⚠️ Sessizliğin bedeli ağırdır!