Anayasa Mahkemesi, Hasan Durmuş’un taşınmazına yönelik mülkiyet hakkı ihlali başvurusunda, Hazine adına tescil edilen taşınmaz için ödenen tazminatın yetersiz olduğuna hükmederek mülkiyet hakkının ihlal edildiğine karar verdi. Mahkeme, devletin tapu sicilindeki hatadan kaynaklanan zarardan sorumlu olduğunu vurgularken, başvurucuya ödenen tazminatın düşük kalmasının ve yüksek vekâlet ücretlerinin mülkiyet hakkını aşırı şekilde zedelediğini belirtti.
Anayasa Mahkemesi (AYM) Genel Kurulu, 23 Ocak 2025 tarihli kararıyla mülkiyet hakkının ihlal edildiğine hükmetti. 2019/19126 başvuru numaralı dosyada yapılan değerlendirmede, Hazine adına tescil edilen taşınmaz için ödenen tazminatın yetersiz olduğu ve bu nedenle Anayasa’nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği belirtildi.
Başvurucu Hasan Durmuş’un adına 1990 yılında tescil edilen taşınmaz, Orman Genel Müdürlüğü’nün açtığı dava sonucu orman vasfında olduğu gerekçesiyle Hazine adına tescil edildi. Tapu iptalinin ardından başvurucu, tazminat talebiyle Hazine aleyhine dava açtı. İlk bilirkişi raporunda 120.976,52 TL olarak belirlenen değer doğrultusunda tazminat talep edildi, ancak Yargıtay kararı doğrultusunda yeniden yapılan keşifte değer 38.521,12 TL’ye düşürüldü.
Mahkeme bu tutarın faiziyle birlikte başvurucuya ödenmesine hükmederken, başvurucu aleyhine toplamda 11.383,43 TL vekâlet ücreti tahsil edilerek davalı Hazine’ye ödenmesine karar verildi. Başvurucu ise bu tutarın, hükmedilen tazminatın yaklaşık %30’una tekabül ettiğini belirterek mülkiyet hakkının ihlal edildiğini iddia etti.
Anayasa Mahkemesi yaptığı incelemede, taşınmazın tapu siciline güvenerek edinildiğini ve tapunun iptal edilmesinin devletin sorumluluğu kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Yargılama süreci sonucunda tazminat sorumluluğu devlete ait olduğu halde, başvurucunun yüksek miktarda vekâlet ücreti ödemek zorunda bırakılması adil denge ilkesini zedeledi.
Mahkeme, bilirkişi raporuna dayalı olarak yapılan ıslahın da haklı ve teknik gerekçelere dayandığını belirterek, bu durumda başvurucunun davaya sebebiyet verdiğinin söylenemeyeceğini ifade etti.
Sonuç olarak AYM, tazminatın yetersizliği ve yüksek vekâlet ücretleri nedeniyle başvurucunun mülkünden yoksun bırakılması karşısında aşırı bir külfetle karşılaştığına hükmetti. Bu durumun, mülkiyet hakkı ile kamu yararı arasında bulunması gereken adil dengeyi bozduğu sonucuna varılarak Anayasa’nın 35. maddesi uyarınca mülkiyet hakkının ihlal edildiğine karar verildi.
Bu karar, özellikle orman vasfıyla Hazine adına yapılan tapu iptalleri ve sonrasında açılan tazminat davalarında benzer durumda olan vatandaşlar için emsal teşkil edebilecek nitelikte. AYM’nin bu değerlendirmesi, taşınmaz sahiplerinin mülkiyet hakkının daha etkin korunması adına önemli bir dönüm noktası olarak görülüyor.
Kaynaklar:
Kaynak: Anayasa Mahkemesi (AYM)
Bağımsız gazeteciliği desteklemek için Patreon sayfamıza katılabilirsiniz:
Patreon’da Destek Ol