Trump yönetiminin, Gazze Şeridi’ndeki 1 milyon Filistinliyi kalıcı olarak Libya’ya yerleştirmeyi hedefleyen tartışmalı bir plan üzerinde çalıştığı ortaya çıktı. NBC News’in haberine göre, bu kapsamda Libya liderliğiyle görüşmeler yapıldı ve karşılığında ABD’nin yıllardır dondurduğu milyarlarca dolarlık Libya fonlarının serbest bırakılması gündeme geldi. Plan, uluslararası hukuk çevrelerinde “etnik temizlik” ve “zorunlu nüfus transferi” eleştirilerine neden olurken, hem Filistinli hem Libyalı taraflardan sert tepkiler aldı.
Washington / Trablus / Gazze – 17 Mayıs 2025
ABD Başkanı Donald Trump’ın yönetimi, Gazze Şeridi’nden 1 milyona kadar Filistinliyi kalıcı olarak Libya’ya yerleştirme planı üzerinde çalışıyor. NBC News’in özel haberine göre, bu plan Libya liderliği ile görüşüldü, ancak henüz resmi bir anlaşmaya varılmadı.
Trump yönetiminin üzerinde çalıştığı plana göre, Gazze’deki Filistinlilerin Libya’ya yerleştirilmesi karşılığında, ABD’nin yaklaşık on yıldır dondurduğu milyarlarca dolarlık Libya fonları serbest bırakılabilir. Yetkililere göre bu plan, Gazze’nin “yeniden inşası” için Filistinlilerin bölgeden uzaklaştırılmasını öngörüyor.
Ancak bu öneri, insan hakları kuruluşları tarafından zorla yer değiştirme ve etnik temizlik riski taşıdığı gerekçesiyle sert biçimde eleştiriliyor.
Birleşmiş Milletler, Arap Birliği ve önde gelen insan hakları örgütleri, bu planın hayata geçmesi durumunda uluslararası hukukun ihlal edileceğini vurguluyor. İnsan Hakları İzleme Örgütü’ne göre, “Gazze krizini çözmek için halkı zorla başka bir ülkeye göndermek, kabul edilemez ve tehlikeli bir adımdır.”
Libya’da ise bu öneri büyük yankı uyandırdı. Uzun süredir siyasi istikrarsızlık ve iç çatışmalarla mücadele eden ülke, böyle büyük bir göç dalgasına hazır değil. Libyalı yetkililer ve sivil toplum kuruluşları, ülkelerinin başka bir halk için zorunlu yerleşim alanı haline getirilmesine karşı çıkıyor.
Trump yönetiminin bu planı hayata geçirip geçirmeyeceği henüz belli değil. Ancak uluslararası kamuoyu, bu tür bir adımın bölgesel barışa büyük zarar vereceği ve insan hakları açısından kabul edilemez olduğu görüşünde birleşiyor.
Bağımsız gazeteciliği desteklemek için Patreon sayfamıza katılabilirsiniz:
Patreon’da Destek Ol