Avrupa Birliği (AB), sığınma prosedürlerini yeniden şekillendiriyor. AB Komisyonu, üye ülkelerden gelen yoğun baskılar sonucu, sığınma başvuruları konusunda köklü değişiklikler önerdi. Yeni düzenlemelerle birlikte, sığınma başvurularında hızlandırılmış bir prosedür uygulanacak, ancak bu süreçle birlikte kurallar da sıkılaştırılacak.
AB Komisyonu’nun sunduğu yeni düzenlemelere göre, Türk vatandaşları, AB ülkelerine sığınma başvurusunda bulunduklarında daha hızlı bir değerlendirme sürecine tabi tutulacak. Ancak bu hızlandırılmış prosedür, başvuruların daha kısa sürede sonuçlanacağı anlamına gelse de, verilen yanıtların çoğunluğunun olumsuz olacağı tahmin ediliyor. Başvurulara ilişkin kararlar, altı ay yerine sadece üç ay içinde verilecek.
Yeni düzenlemeyle birlikte, AB, ilk kez güvenli menşe ülkeleri listesi yayımladı. Bu listeye göre, Türkiye dahil olmak üzere bazı ülkelerin vatandaşları, AB üyesi ülkelere başvurduklarında, başvuruları hızlandırılmış prosedüre tabi tutulacak. Ancak bu başvuruların büyük bir kısmı olumsuz yanıt alacak ve sığınmacıların geri gönderilme süreçleri hızlandırılacak.
Yeni kurallarla birlikte, özellikle insan hakları savunucuları, Türk vatandaşlarının sığınma başvurularının kabul edilmemesi durumunda karşılaşacakları olumsuz sonuçlar konusunda endişelerini dile getiriyor. Türkiye’nin de aralarında bulunduğu “güvenli menşe ülke” statüsü, sığınmacıların haklarının ihlali riskini artırabilir. Bu durum, başvuruların reddedilmesiyle birlikte, sığınmacıların yaşam güvenliği açısından tehlikeli sonuçlar doğurabilir.
AB’nin yeni sığınma politikaları, Türk vatandaşları için önemli değişiklikler getiriyor. Hızlandırılmış başvuru süreçleri, hızlı geri dönüşlere yol açabilir ve çoğu başvuru olumsuz sonuçlanabilir. Türkiye’nin de güvenli menşe ülkeler arasında yer alması, sığınmacıların korunmasız kalmasına neden olabilir.
AB’nin bu yeni politikası, hem sığınmacı hakları açısından hem de uluslararası ilişkiler açısından kritik öneme sahiptir. Türk vatandaşlarının gelecekteki sığınma başvurularını nasıl etkileyeceği, Avrupa’daki mülteci politikaları ve insan hakları uygulamaları üzerinde büyük bir etki yaratabilir.
Bağımsız gazeteciliği desteklemek için Patreon sayfamıza katılabilirsiniz:
Patreon’da Destek Ol