HATAY – Depremin yaralarını sarmaya çalışan Hatay’da, yeni bir kriz baş gösterdi. Samandağ ilçesine bağlı Mağaracık Mahallesi’nde “acele kamulaştırma” kararıyla köylülerin tapulu tarım arazilerine el konuluyor. Zeytin ağaçları, narenciye bahçeleri ve su kaynaklarının bulunduğu verimli topraklar, TOKİ tarafından yapılacak konut projeleri gerekçesiyle ellerinden alınıyor.
Kepçelerin Önüne Yatan Halk, Jandarma Müdahalesiyle Karşı Karşıya
Yıllarca emek verdikleri topraklarına sahip çıkmak isteyen köylüler, iş makinelerinin önüne yatarak direnişe geçti. Kadın, erkek, yaşlı, genç demeden herkes arazilerini korumak için seferber oldu. Ancak jandarmanın sert müdahalesi tansiyonu yükseltti. Fenalaşanlar, baygınlık geçirenler ve yaralananlar ambulanslarla hastaneye kaldırıldı.
Depremin Üzerinden 800 Gün Geçti, Hataylıların Çilesi Bitmedi
6 Şubat depremlerinin üzerinden 800 gün geçmiş olmasına rağmen, Hataylıların mağduriyeti sürüyor. Depremin ağır sonuçlarıyla baş etmeye çalışan halk, şimdi de mülkiyet haklarını kaybetme riskiyle karşı karşıya. “Burası bizim alın terimiz, tapulu malımız” diyerek seslerini duyurmaya çalışan vatandaşlar, kamulaştırma kararının iptal edilmesini istiyor.
Zeytinlikler ve Narenciye Bahçeleri Yok Olma Tehlikesinde
Kamulaştırma kapsamına giren araziler, sadece yaşam alanı değil aynı zamanda bölge halkının geçim kaynağı. Zeytinlikler, portakal ve limon bahçeleri yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Çiftçiler, “Bu toprakları yıllarca gurbetten gönderilen paralarla aldık, şimdi elimizden zorla alınıyor” diyerek isyan ediyor.
İnsan Hakları Derneği ve Sivil Toplum Kuruluşları Devrede
Yaşananlara tepki gösteren İnsan Hakları Derneği (İHD), acele kamulaştırma kararlarının mülkiyet hakkı ihlali olduğunu belirterek duruma müdahale edilmesini istedi. Bölgede pek çok sivil toplum kuruluşu da halkın direnişine destek veriyor.
Hatay Halkı Sesleniyor: “Toprağımıza, Suyumuza, Geleceğimize Sahip Çıkıyoruz!”
Samandağ Mağaracık sakinleri mücadeleyi bırakmıyor. “Toprak bizim onurumuzdur, alın terimizdir” diyerek günlerdir nöbet tutan köylüler, yetkililere çağrıda bulunuyor: “Yıkılan evlerimizi yapmadınız, şimdi de elimizde kalan son varlıklarımıza göz diktiniz. Bu adaletsizliğe son verin!”


Bağımsız gazeteciliği desteklemek için Patreon sayfamıza katılabilirsiniz:
Patreon’da Destek Ol