Anayasa Mahkemesi’nden Emsal Karar: Temyiz Başvurusunda Mahkemeye Erişim Hakkı İhlal Edilmedi

Anayasa Mahkemesi’nden emsal karar! Yüksek Mahkeme, temyiz başvurusunun kesinlik sınırı nedeniyle reddedilmesi üzerine yapılan bireysel başvuruda, mahkemeye erişim hakkının ihlal edilmediğine hükmetti. Başvurucu, hâkimin hukuki sorumluluğu gerekçesiyle açtığı tazminat davasında temyiz başvurusunun reddedilmesini adil bulmadığını öne sürerken, Anayasa Mahkemesi kanuni düzenlemelerin öngörülebilir olduğunu ve kamu yararına hizmet ettiğini belirtti. Bu karar, yargılama süreçlerinin hızlandırılması ve yüksek mahkemelerin iş yükünün azaltılması açısından kritik bir içtihat niteliği taşıyor.

Anayasa Mahkemesi, temyiz başvurusunun kesinlik sınırı nedeniyle reddedilmesi üzerine yapılan bireysel başvuruda, mahkemeye erişim hakkının ihlal edilmediğine karar verdi.

Temyiz başvurusunun kabul edilmemesi nedeniyle mağdur olduğunu öne süren başvurucu, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunmuş, ancak yüksek mahkeme, verilen kararın kanuni ve orantılı olduğuna hükmetmiştir.

Dava Süreci ve Başvurucunun İddiaları

A.Ö. isimli başvurucu, sahte bilirkişi raporu nedeniyle kaybettiğini öne sürdüğü bir davada hâkimin hukuki sorumluluğuna dayanarak devlet aleyhine maddi ve manevi tazminat davası açtı. Yargıtay ilgili dairesi, davayı reddetti ve karara karşı temyiz yolu açık olarak hüküm kurdu.

Ancak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu (HGK), dava değerinin temyiz kesinlik sınırının altında kaldığını belirterek başvurucunun temyiz talebini kesin olarak reddetti. Bunun üzerine başvurucu, mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu.

Anayasa Mahkemesi’nin Değerlendirmesi

Anayasa Mahkemesi, temyiz başvurusunun reddinin kanunlara uygun olduğu ve öngörülebilir nitelik taşıdığı değerlendirmesinde bulundu. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesine dayanarak verilen ret kararının kanunilik şartını sağladığı ifade edildi.

Yüksek Mahkeme, yargılamaların hızlandırılması ve temyiz merciinin iş yükünün hafifletilmesi amacıyla getirilen düzenlemelerin meşru bir amaca hizmet ettiğini belirtti. Temyiz sınırı nedeniyle yapılan müdahalenin, kamu yararı açısından orantılı olduğu ve başvurucuya aşırı bir külfet yüklemediği sonucuna varıldı.

Kararın Önemi

Anayasa Mahkemesi’nin bu kararı, temyiz sınırının mahkemeye erişim hakkını ihlal etmediği yönünde emsal teşkil eden bir karar olarak dikkat çekiyor. Yüksek mahkeme, yüksek yargının iş yükünü azaltma ve davaların daha hızlı sonuçlanmasını sağlama hedefinin bireysel haklarla dengelenmesi gerektiğini vurguladı.

Bu karar, benzer davalarda temyiz hakkının sınırlandırılmasının hukuka uygun olduğu yönünde önemli bir içtihat oluşturabilir.

Kaynak: Anayasa Mahkemesi Basın Bürosu