Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, yeni anayasanın sadece bireysel hakları değil, milli devleti, milli hukuku ve toplumu da güvence altına alması gerektiğini vurguladı. Mevcut anayasanın tam güvence sağlamadığını belirten Uçum, Türkiye’nin bağımsızlığı ve egemenliğini koruyacak yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu ifade etti. Dijital faşizm ve küresel sermaye tehditlerine dikkat çeken Uçum, Cumhuriyet ve demokrasiyi güçlendirecek bir anayasanın kaçınılmaz olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum, “Yeni Anayasa Notları (2)” başlıklı yazısında yeni anayasanın bir güvenceler sistemi olarak tasarlanması gerektiğini vurguladı. Uçum, mevcut anayasanın hiçbir konuda tam güvence sağlamadığını belirterek, yeni anayasanın milli devlet, milli hukuk ve milli yargıyı koruma misyonu taşıması gerektiğini ifade etti.
Mehmet Uçum, anayasanın yalnızca bireysel hak ve özgürlükleri korumaya odaklanmasının yeterli olmayacağını vurgulayarak, milli devleti ve toplumu güvence altına alan bir dengeye sahip olması gerektiğini belirtti. Uçum, neoliberal hukuk anlayışına dayanan bireysel hak eksenli yaklaşımların milli devleti zayıflattığını ve küresel sermayeye hizmet eden uygulamalara zemin hazırladığını ifade etti.
Özgürlüğün, sınırsız serbestlik anlamına gelmediğini belirten Uçum, dijital mecraların nasıl bir “anti-özgürlük alanı” ürettiğine dikkat çekti. Sosyal medya ve dijital platformların dijital faşizme yol açtığını öne süren Uçum, yeni anayasanın bu tür tehditlere karşı da güvence sağlaması gerektiğini savundu.
Yeni anayasanın Türkiye’nin bağımsızlığını ve milli birlik bütünlüğünü güçlendiren bir yapıya sahip olması gerektiğini ifade eden Mehmet Uçum, mevcut anayasada bu alanlarda ciddi eksiklikler bulunduğunu söyledi. Yeni anayasanın, milli devlet, millet, ülke, vatandaşlık, devlet dili, milli hukuk, milli yargı, halk, toplum ve aile gibi temel unsurları güvence altına alması gerektiğini belirtti.
Uçum, yeni anayasanın Cumhuriyet ve demokrasiyi daha güçlü bir temele oturtacağını ve Türkiye’nin küresel sistem içinde daha sağlam bir konum elde etmesine katkı sunacağını vurguladı.
Yeni anayasa tartışmaları sürerken, Uçum’un bu değerlendirmeleri anayasa değişikliği sürecinde önemli bir çerçeve sunuyor. Anayasanın yalnızca bireyi değil, devleti, toplumu ve milli değerleri de koruması gerektiği yönündeki yaklaşımı, yeni anayasa tartışmalarında kritik bir yer tutuyor.
Bağımsız gazeteciliği desteklemek için Patreon sayfamıza katılabilirsiniz:
Patreon’da Destek Ol