Yıllardır dünya kamuoyunda “topraklarını sattılar” iddialarıyla suçlanan Filistinliler, yaşanan onca zorluk ve zulme rağmen topraklarını terk etmeyi reddediyorlar. Gazze’de ve özellikle Refah’ta yaşanan zulümler, bu direnişin ne kadar zorlu ve fedakarlık gerektiren bir mücadele olduğunu gözler önüne seriyor.
Gazze’de Yaşanan Zulümler: Gazze, yıllardır süregelen çatışmaların ve ablukanın pençesinde. Elektrik ve su gibi temel ihtiyaçlardan mahrum bırakılan Gazze halkı, her gün hayatta kalma mücadelesi veriyor. Refah’ta ise durum daha da kötü. İsrail ordusunun sık sık gerçekleştirdiği operasyonlar, evlerin yıkılması, sivillerin hedef alınması ve hareket özgürlüğünün kısıtlanması, burada yaşayan halkın hayatını cehenneme çeviriyor.
Topraklarını Terk Etmeyen Bir Halk: Bu zorluklara rağmen, Filistinliler topraklarını terk etmeyi reddediyor. “Topraklarını sattılar” iddialarına inat, onurlarını ve vatanlarını savunmaya devam ediyorlar. Tarih boyunca birçok kez yerlerinden edilen bu halk, Gazze ve diğer Filistin topraklarında kalmak için canlarını ortaya koyuyorlar. Her şeye rağmen, evlerinde kalmayı ve köklerine bağlı kalmayı seçiyorlar.
Uluslararası Toplumun Sessizliği: Gazze’de ve Refah’ta yaşanan bu zulümler, ne yazık ki uluslararası toplum tarafından yeterince dikkate alınmıyor. Birçok ülke, Filistin halkının maruz kaldığı insan hakları ihlallerine sessiz kalıyor. Bu sessizlik, Gazze’de yaşanan trajedinin devam etmesine neden oluyor. İnsan hakları örgütleri ve sivil toplum kuruluşları, Gazze’de yaşanan bu zulümlere dikkat çekmek için çağrıda bulunuyor.
Filistinliler, yıllardır süren zulme ve baskıya rağmen topraklarını savunmaya devam ediyorlar. Gazze ve Refah’ta yaşanan zulümler, dünya kamuoyunun görmezden gelemeyeceği kadar büyük bir insanlık dramıdır. Uluslararası toplumun bu duruma sessiz kalmaması ve Filistin halkının yanında durması gerekmektedir. Filistinlilerin direnişi, topraklarına ve onurlarına sahip çıkma mücadelesidir ve bu mücadele herkesin dikkatine sunulmalıdır.