Türkiye, demokratik bir toplum olmanın gereği olarak çeşitli güçlerin denge içinde çalışması gerektiğini sık sık duyarız. Yasama, yürütme ve yargı erkleri, bu dengeyi sağlayan temel yapı taşlarıdır. Ancak, günümüzde demokrasinin sağlıklı işleyişi için bir diğer önemli unsura daha ihtiyaç duyulduğu açık bir şekilde görülmektedir: Basın Özgürlüğü.
Basın özgürlüğü, bir toplumun demokratik işleyişinin kritik bir parçasıdır. Basın, toplumu bilgilendirme, kamuoyunu aydınlatma ve güçlü bir denetim mekanizması oluşturma rolünü üstlenir. Ancak, Türkiye’de son yıllarda basın özgürlüğü ciddi şekilde tehdit altındadır.
Yakın zamanda yaşanan olaylar, basının sansürlenmesi, gazetecilerin tutuklanması ve medya kuruluşlarının kapatılması gibi vakalar, Türkiye’de basın özgürlüğünün ne kadar kırılgan bir durumda olduğunu açıkça göstermektedir. Bu durum, demokratik bir toplumun gereksinim duyduğu şeffaflık, hesap verebilirlik ve çeşitlilik ilkeleriyle bağdaşmamaktadır.
Basın özgürlüğü, toplumun farklı seslerin duyulmasını, çeşitliliğin korunmasını ve eleştirel düşünceyi teşvik etmesini sağlar. Ancak, Türkiye’de medya kuruluşlarının büyük bir bölümünün hükümetin etkisi altında olduğu ve bağımsız gazetecilerin susturulduğu bir ortamda, bu önemli değerlerin korunması mümkün değildir.
Bu nedenle, Türkiye’nin demokratik yapısını güçlendirmek ve toplumun ilerlemesini sağlamak için 4. bir erk olarak Basın Özgürlüğü’nün tanınması gerekmektedir. Basın özgürlüğü, devletin gücünü dengeleyen, toplumun çıkarlarını koruyan ve demokratik değerleri temsil eden bir kurum olarak yer almalıdır.
Basın Özgürlüğü’nün bu yeni erk olarak tanınması, basın kuruluşlarının bağımsızlığını ve güvenilirliğini artırırken, gazetecilerin sansür ve baskılardan korunmasını sağlayacaktır. Ayrıca, halkın çeşitli görüşlere erişimini artırarak demokratik tartışmalara ve bilgi alışverişine katkıda bulunacaktır.
Bu yeni erk, Basın Özgürlüğü Konseyi adı altında özerk bir kurum olarak oluşturulmalıdır. Konsey, basın özgürlüğünü korumak, medya kuruluşlarını denetlemek ve gazetecilerin haklarını savunmakla görevli olacaktır. Ayrıca, Basın Özgürlüğü Konseyi’nin yaptırım gücü olması, basına yönelik ihlallerin etkin bir şekilde cezalandırılmasını sağlayacaktır.
Türkiye’nin demokratik bir geleceğe doğru ilerlemesi için, basın özgürlüğünün sağlanması ve korunması hayati öneme sahiptir. Basın Özgürlüğü’nün 4. bir erk olarak tanınması, Türkiye’nin demokratik kurumlarını güçlendirecek ve toplumun refahını artıracaktır.
Kaynak: Liberal Parti Öneriyor